Vera - Bi Mekanım Bu Cihanda mp3 indir
Vera - Bi Mekanım Bu Cihanda
Bi mekânız şu cihânda
Dünya alışılacak yer değil değil mi?
Bir mekânımız yok
gönlümüzü huzura erdirecek yerimiz yok.
Ait hissedemeyişlerimiz bundan.
Emaneten taşıyoruz bizim zannettiğimiz ne varsa.
Emaneten yaşıyor,
Emaneten ilişiyoruz dünyanın bir kenarına.
Ne vakit uçakla seyahat etsem ruhum daralıyor.
Kendimi hiç de yabancısı olmadığım hilkat hissine kaptırıyorum
Yeryüzüne bakarken, yaşadığımız yanılgıları düşünüyorum.
Kim bilir tam da aşağılarda, şu çatısı minicik görünen koca rezidanslarda kendilerini herşeye sahip gibi hisseden insanları düşünüyorum.
Dünyadaki kendi yerimi düşünüyorum meselâ.
Parsel parsel bölünmüş arsalar, kat kat çıkılmış binalar,
vızır vızır geçen araba ışıkları ve hiç birinin markasının bu yükseklikten öneminin kalmayışı.
Hepsinin aslında koca dünyaya oranla minicik kalması...
Koskoca dağların, ovaların ayaklar altında hızla yok olması..
Sonu olmayan hiçbir şeyin olmaması.
Yıkılan saltanatlar, krallıklar daha bir kaç asır evvel buraların sahibiyim diyenlerin kemiklerinin dahi kalmayışı.
Ve sonra bunca kalabalıklar,
onların arasında ben...
Uçaktan indiğimde her şeyimi kaybetmişlik hissi..
Aslında bedenimi dahi bir karınca kadar hissetmeme. .
Ah...!
Ne boş bir hayat böyle bizimkisi.
Ne boş dertler,
Ve bunların, ben derdim diye zihnimizi tarumâr etmeleri...
Heyhât ki, ne heyhât
Geçiverecek ömür dediğin.
Dış görünüş, mal , mülk de ne ki ?
Mülk'ün asıl sahibinin, küçücük bir mülkünde mâliklik taslamak ne ki...
Dünyada Allah'a olan sevgimizden başka hiç bir şeyimiz yok biliyormusunuz... ?
Eğer o da yoksa,
ki vay halimize
Düşündüm sonra şu dünyada yapabileceğimiz en akıllıca şey Kendimizi tezkiye etmekti...
Öz benliğimizi bir hizâya sokup o yolda harâb etmekti.
Hem ne der,
Efendimiz Aleyhisselatü vesselâm;
"Bir kişiye Allah’ın gazâp ettiğinin alâmeti, o kimsenin hiçbir işe yaramayacak fillerle meşgul olmasıdır."
Düşüne biliyor musunuz bizdeki meşgaleleri ...?
Eskiden tekkelerde nefesi dahi boş yere sarf etmemeyi öğretirlerdi.
Maalesef şimdilerde boş zaman geçirmek için, türlü oyun, dizi, aslı olmayan , emin olun bizi hiç de ilgilendirmeyen yüzlerce şey çıktı.
Korkarım ki bu hastalık bizlere bizim olan tek varlığımızı kaybettirecek...
Meclislerimizi bozulmasına, ilim mekanlarının mânen sırlanmasına ( kapanmasına) sebep olacak.
Madden kapanmasa da manevi olarak ruhu doyuramayan yerlerden elbetteki boş teneke misâli yüksek sesler çıkacak.
Eee
O vakit ne yapmalı?
Sayıverdik bir çırpıda hastalıklarımızı
Devası nedir ki,
ne yapsak Allah'ın gazap ettiklerinden halâs oluruz?
Bunu da şimdilik kendi vicdanlarımıza yüreklerimize soruverelim.
Boş geçen her anda bir rahatsızlık hissediyorsan kardeşim
Mübârek olsun ki hala birşeyleri yitirmemişsin..?
Haydi o halde araştıralım bir başka paylaşımda hastalığımıza bulduğumuz şifâları konuşalım...
Günler kaldı ayların sultanına.
Belkide bu Ramazân bizim bambaşka bir insan olacağımız Ramazân'dır...
Neml süresinde ne der;
"Kişiye ancak ve ancak çalıştığının karşılığı vardır."
Peki neden bu fırsatı değerlendirmeyelim ki?
Bizlere muhabbetini bahşeden, zikrini, fikrini nasip eden Celîl ve Cemîl Allah u Teâlâ’ya hamdü senâlar olsun.
Her birimiz için hayırlı bereketli ve çokça ferâsetli vakitler Efendim